Konumuz yine yerel seçimler neden mi? Çünkü hızla yaklaşmakta ve belirsizlik hala devam etmekte.Milletvekillerimiz maalesef hala (gördüğüm kadarıyla) kendi ego ve beklentileri toplumun beklentilerinin önüne geçirmiş durumda.Nasıl mı? şu olmasın bu olsun ,o olmayacak şu olacak lafları gidip gelmekte.Kimsenin umurunda değil milletin bekaası veya başkan olunacak yerin geleceği,böyle mi olmalı? Tabiki hayır.
Çok ince dokunup sık dokunmalı amaç gerçekten hedeflenen kriterlere ulaşmaksa,gerçekten hizmetse burda izlenmesi gereken yol kesinlikle çağdaş,ve marka şehirler yapabilme kabiliyetine uygun adaylar üzerinde hemfikir olunması öyle ya her seferinde hedef 2023 diyen bir iktidar ve bu hedefe yerelin en kılcal damarlarından tutunda en üst makamlara kadar liyakat yani ( Layık olma, yeterlilik, uygunluk, yaraşırlık anlamına gelen , o işin gerektirdiği bilgi, beceri ve yeteneklere sahip olanların istihdam edilmesini, uygun nitelikte bulunmayanların alınmamasını ifade eden) sahibi insanların gelmesi için hemfikir olunması.
Aday olacak insanın bir kere kesinlikle projeci bir kişiliğe sahip olması gerekmekte,siyasetin her katmanıyla iyi ilişkiler içerisinde olunması,yerel yönetimler konusunda kendini geliştirmiş olması,istişareye açık olmalı,siyasi,basın,halkla ilişkiler gibi konularla sürekli iyi ilişkiler içerisinde olmalı,çevre ve şehircilik konusunda ileri görüşlü olmalı,dik durmalı,bir sonraki seçimde seçilememe korkusu taşımamalı,her şeyi en iyi ben bilirim gibi kibirler'den uzak durmalı,halkıyla adeta toplantı halinde olmalı,mesela iki hafta da bir halk günü düzenlemeli,sorunları yerinde incelemeli,şahsi menfaatleri yönettiği ilçenin menfaatinin önüne geçmemeli,yukarıda'da belirttiğim gibi marka şehirler yaratabilecek kişilik ve öngörülere sahip olmalı ki......En sonunda o ilçe kazansın onu oraya yerleştirenler halkın beduasını değil duasını almalı.
Hz Ömer (ra)'ın anekdotunu hatırlayalım ''Fırat kenarında bir deve yavrusuna bir şey olsa korkarım Allah hesabını benden sorsun'' tedirginliğini taşımalı,öyle ya hani bir başka kıssa'da yaşlı kadın Hz Ömer'e ( Karşısındaki'nin Ömer olduğunu bilmeden) Ben kötü durumdayım mahşer günü Ömer'den şikayetçiyim dediğinde,Hz Ömer ''İyide Ömer'in suçu ne '' diye sorduğunda yaşlı kadın ''Ben mi ona halife ol dedim ,eğer halifeyse halimi görmeli''dediği gibi sorumluluk taşımalı.
Sayın vekillerim insan hayatının ülkemizde yaşam sınırlamasını ele alırsak Allah uzun versin 65-75 yaş arası hal böyleyken yani karar merciindeyken yandaşlarımızı bir tarafa bırakıp gerçekten bölgemizde iş yapabilecek,çalışkan ve hizmeti kendine görev adletmiş kişiler şahıslar üzerinde hemfikir olunmalı proje üreten kişiler üzerinde durmalı.Yani ''EDI BESE'' diyor karar verirken istişare edip doğru kişi üzerinde çalışalım demek istiyorum bu düşüncelerle 2014 te seçilecek olan adaylarımızın memleketimize bölgemize hayırlar getirmesini temenni ediyor sevgi ve saygılarımı sunuyorum.Kalın sağlıyacakla....
SAYIN VEKİLLERİM
