Kâhta’nın Narsırtı köyünde dün matem vardı. Bingöl’de şehit olan Polis Memuru Murat Toprak’ın, O’nun şahsında tüm şehitlerimizin matemi… Al bayrağa sarılı tabut içerisinde omuzlar üzerinde dünya gözüyle son yolculuğuna uğurlanırken bayan yakınlarının zılgıtları ile “Murat… Murat…” diye haykırışlar birbirine karışıyordu…
Devlet en üst düzeyde katılmıştı, son olasıca cenaze törenine… Valisinden polis teşkilatına, Salih Fırat dışındaki milletvekillerinden sivil vatandaşlara kadar… Çok şükür ki, asıl amaçları o olmasa da cenaze üzerinden siyasi kazanç uman,provokatörlere düğün bayram ettirecek “malum” çevreler yoktu bu kez ortalarda…
Müftü hocanın defin sırasında “Cemaat şehide hakkınızı helal ediyor musunuz?” sorusuna cemaat tarafından “Evet” cevabı veriliyor…
Çoluk çocuğa kavuşma muradına bile eremeden genç yaşta toprağa giren Murat Toprak’a ve diğer şehitlerimize sorma imkânı olup da ‘Biz sana hakkımızı(eğer varsa) helal ediyoruz, peki sen hakkını helal ediyor musun?’ diye sorabileydik ne cevap verirlerdi acaba? Hiç düşündük mü? Veya hiç düşünmek istedik mi? Birçoğumuzun hakkı kendisine hiç geçmedi, peki kendisinin hakkı bize geçmedi mi? O, O’nlar bize hakkını helal etti mi?
Kahrolası teröristlerin kurşun veya bombalarıyla toprağa verdiğimiz daha kaç şehidimize soracağız, cevabı malum bu soruyu beyler?
Bu devlet güya bir avuç mu, bir teneke mi, teröristle 30 yıldır başa çıkamıyorsa, soruna çözüm bulamıyorsa, nerede kaldı büyük devlet olma iddia ve söylemleri…
Ey muhalefet, n’olur; iktidarın her dediğine karşı çıkma, sadece yanlışına karşı çık, doğrusuna ise doğru deme erdemini de göster…
Ey iktidar, n’olur; başlattığın demokratik açılımı bitir, Oslo’da mı, Ankara’da mı, Diyarbakır’da mı, nerede görüşüyorsan görüş... “Her gün esir gibi yaşamaktansa bir gün yiğitçe ölürüm veya öldürmek zorunda kalırsam öldürürüm.” demek cesaretini göster. Edebali’nin vasiyetini tekrar oku ve uygula… Aksi halde vardıkları mertebe şehitlik de olsa ölenlerin vebali önce sizin, sonra muhalefetin ve sonra da diğer kesimlerindir…
Ey Kürt kardeşlerim, inanın özerk bölge yönetimi kurulsa, doğu ve güneydoğu illerinden birçoğu bugünkü durumundan ileri değil, aksine en az 30 yıl, 40 yıl geriye gider…
Ey demokratım diyenler, başkanınız genel başkanınız gibi değil, onlardan daha iyi ve geniş düşünün… Demokrasinin aracı olun, ama otokrasinin aracı olmayın…
Yoksa Murat’ların iki eli mahşerde sizin de yakanızda olur…
SEN HAKKINI HELAL EDİYOR MUSUN?
