6.Teröristin varlığı ve yeri, yaptığı eylemden sonra değil eylemden önce tespit edilmeye çalışılmalı, istihbarata son derece önem verilmeli,TCK 224’ncü maddedeki etkin pişmanlık hükümleri buna göre yeniden düzenlenmeli, eylem hazırlığını önceden haber verenlere ödül verilmeli ve medyada buna dair Kamu Spot ilanları yayınlanmalı,
7.Terör örgütünün nihai hedefi olan ayrı devlet veya özerk bölge yönetimi gerçekleştiği takdirde Kürt kardeşlerimizin daha da fakirleşeceği, ülkenin batısında elde edilen milli gelirle şu anda ayakta kalan ve teşvik tedbirleri ile de kalkınmaya çabalayan doğu ve güneydoğu bölgesinin, o takdirde bundan mahrum kalacağı ve dış ülkelerin boyunduruğuna gireceği rakam ve ekonomik verilerle anlatılmalı ve bu konularda Kamu Spotu hazırlanarak medyada yayınlanmalı,
8.Çocuğunun terör örgütüne katılmış olduğuna dair istihbarat elde edilen aileler ile ölü veya yaralı ele geçirilen teröristin ailesi yardıma muhtaç ise devlet yardımı yapılmalı, başsağlığı mesajı dahi yayınlanmalı, işsiz ise öncelikli iş verilmeli,
9.Doğu ve güneydoğuya atanacak devlet memurları için Kürtçe bilenler tercih edilmeli veya görev yapacağı bölgede konuşulan şiveye ait Kürtçe dil eğitimi verilmeli,
10.Siyasi liderlerin kullandıkları dil daha yumuşak ve yapıcı olmalı, 12 Eylül öncesine benzer sert siyasi söylemlerden kaçınılmalı,
11.Siyasi parti liderleri şehit tabutlarıyla değil, tabutlardan önce bir araya gelmeli,
12.Doğu ve güneydoğuda terör yönünden riskli bölgelere sıradan erat gönderilmemeli, özel yetiştirilmiş coğrafyayı bilen profesyonel antiterör timleri görevlendirilmeli,
13.Komşularla savaş riski de göze alınarak terörist unsurlar için sınırda sıcak takip koşulları oluştuğunda ilgili ülke karşı çıksa bile uluslar arası hukuktan kaynaklanan sıcak takip hakkı sonuna kadar kullanılmalı,
14.Güney sınırlarımız coğrafi şartlar esas alınarak yeniden düzenlenmeli, gerektiğinde tek taraflı yüksek duvar örülmeli, geçenlerde bir gazeteye yansıyan Suriyeli mültecinin “geceleri sınırı geçerek Suriye’de savaşıp gündüz olunca Hatay’a dönüp dinleniyorum, gece olunca savaşmak için tekrar Suriye’ye gidiyorum.”anlamındaki sözleri incelenmeli,bu şekilde bizim Özgür Suriye Ordusu, Suriye hükümetinin ise ‘terörist’ olarak adlandırdığı silahlı gruplara ‘yataklık’ etme durumundan kaçınılmalı, böylece komşu ülkelerin terör örgütüne yataklık yapmasına emsal olunup meşruiyet kazandırılmamalı.
Evet… Terörün bitirilmesi için düşündüğümüz ‘yeni şeyler’ şimdilik böyle dostlar…Bunlara eleştirileriniz veya başka ‘yeni şeyleriniz’ var ise sütunlarımız size de açık… Radikal olsa bile...
Yeter ki otuz yıldan beri başa çıkamadığımız terör sorunu bitsin…
Ve dün 12 Eylül idi… Cumhuriyet tarihimizdeki antidemokratik devrin başladığı bir günün 32. Yıldönümü…
Bunu niye yazdım. Çünkü konumuz olan terör ve örgütünün palazlanma sebeplerinden biri de, 12 Eylül işkencehanelerinde ‘devlet adına’ öldürülen veya sakat bırakılanların yakınlarının ‘canlarını kurtarmak’ veyahut ‘devletten intikam almak’ amacıyla dağa veya batı ülkelerine kaçmayı çözüm yolu görmek zorunda bırakılmaları…
Bunlardan batıya kaçanlar bombanın finansmanı, dağa kaçanlar ise bomba olarak ülkeye, topluma geri döndü maalesef…