Emir-komuta zinciri ülke yönetimine el koydu yıl 1980 !
Allah göstermesin o yılları…
Suçlu veya suçsuz hiç fark etmiyor, askeri diktatöre göre sokakta gezmek suçtu ol yıllarda.
Bu nedenle nice mahsum insanlar harcandı sokaklarda suçsuz yere.
Öğrenciymiş, sıradan vatandaşmış, jop yemeden hakaretlere uğramadan sokaktan eve göndermiyorlardı.
Ülke o yıllarda tam bir kaos içerisindeydi.
Adıyaman’dakargaşa ve işkenceler hakimdi suçsuz insanlar ifadeleri alınmadan aylarca dayaktan geçiriyorlardı.
Pirin palas meşhurdu o yıllarda…
İsmini duyan yanından bile geçmek istemiyordu.
Şimdiki ismiyle Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi olarak hizmet veriyor.
Bahçesini kazsalar belki nice mezarlar ortaya çıkacak?
O dönemde birçok yakınını kaybeden insanlar ve orada işkence görenler kişiler hastaneye gitmek istemiyorlar.
1980 yılında 12 Eylül döneminde işkence merkezi olarak yer alıyordu.
Askeri vesayete göre sivil gezen ve sivil giyinen herkes birer suçluydu.
Hele, hele bir suça karışmışsan, artık aylarca ailesi kendisinden haber alamıyordu.
Öyle bir devirde suçsuz yere yüzlerce insanın akıbeti belli olmadı.
İnsanlar hangi suçtan aylarca hatta yıllarca neden yattığını bilmiyordu.
Günlerce aylarca aileleri kendisinden haber alamıyorlardı.
Kimisinin mezarı bile belli değil.
Allah o günleri göstermesin…
Daha cezaevlerinde ve adresleri bilinmeyen gizli hücrelerde nice insanlar öldürüldü.
İşte bugün o insanların yaptığı devrimin yıldönümü.
Ülke menfaatlerini göz önünde tutarak sivil hükümeti devirerek, ülke yönetimine asker el koydu.
12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü, bütün darbelere hayır diyoruz, darbeleri gerçekleştirenlerin yargılanmalarını diliyoruz.
İçkence mağdurları yıllardır hukuken başvuru yaptıkları mahkemelerden mağduriyetlerinin çözülmesi için her hangi bir sonuç alamamışlardır.
12 Eylül darbecileri Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya dönemin baş aktörleri.
Darbe döneminde işkencenin sistematik olarak uyguluyorlardı.
Ne acı bir gerçektir ki darbeyi yapan Kenan evren katıldığı bir TV programında itiraf ediyor “ Evren’in, 2006’da bir TV programında söylediği “Evet itiraf ediyorum. Hapishanelerde işkencelere engel olamadık. Birçok insan bu yüzden sakat kaldı, öldü. Fırsat ellerine geçince gardiyanlar da ne yapsınlar? İşkence yaptılar” sözlerini Evren’in işkencenin nasıl ve hangi şekilde yaptığını itiraf ederek açıklıyor”
Halende insanların vicdanlarını rahatlatacak bir ceza hükmü verilmedi.
İşte mezarında kemikleri sızlayan, işkencede sakat bırakılan ve mağdur edilen insanların hakları savunulmayacak mı?
Darbe mağdurlarından dönemin işkence şekillerini duyunca Benim
Bile tüylerim diken diken oluyor.
Türkiye her alanda çağ atlatırken umut ediyorum darbe mağdurların haklarınıda çözer ve mağduriyetleri geri verilir.
O devrimi bir kez daha kınıyor ve yapanlarında adalet karşısında hak ettiği cezayı almalarını istiyoruz.