Bilmediği için kendisine sunulan bütün hurafeden de medet umuyor.
Türbelerden medet umanlar, çocuğu olmadığı için çocuk dileyenler, evde kalmışların koca veya eş aramaları ve para beklentilerine çözüm arayışlarını ekranlardan ibretle izliyoruz.
Bütün din âlimlerinin genel görüşü bu davranışların bir hurafeden ibaret olduğu yöndedir.
Her seferinde de insanlara anlatılmasına rağmen halen bu alışkanlıklarını devam ettirme çabaları da içine düşmüş oldukları manevi boşluğu alenin gözler önüne seriyor.
Elbette dua ile Yüce Yaratan’dan yardım dilemeyi bu hurafenin dışında tutmak gerek.
Lakin kul çaba sarf etmeden, gayret göstermeden, akıl ile çözüm üretmeden ilahi güç’ten istemekte kanaatimce yanlış olsa gerek.
Âlem dualar üzerine kuruludur. Salih amelle, halis niyetle yapılan duaları inşallah Allahütealâ kabul edecektir.
Fakat türbelerden medet umanların halini de gördüğümüz vakit başı dara düşünce dinden medet uman insanlara benziyorlar. Tabii ki istisnalar olabilir.
Ancak inançlı bir kimse bu hurafeye aldanmaz.
Bu mübarek aylarda insanların manevi duygularını harekete geçirerek, sömürüye açık hale getirmekte mümkündür. Daha doğrusu bu tür insanlar olabilir.
Nasıl ki ramazanda sokaklardaki dilenci sayısı birden bire artıyorsa bu da işte onlardan birisidir.
Fakat her seferinde de yine türbelerden medet uman insanlara şahit oluyoruz.
Bunlar insanlara sağlam bir din eğitimi verilememesinin ya da saltanat usulü dediğimiz Müslüman bir baba ve annenin çocuğu olmaktan ibaret olan, babadan oğla geçen bir dini anlayış gibi, öğrenmeden yaşamaya çalışıyor olmanın vermiş olduğu boşluktan kaynaklanıyor.
Zira hep söylerim; İslam âlemi Yüce Allah’ın Kur’an-ı Kerimin de insanlara verdiği ilk mesajını algılayamamasının sıkıntısını çekiyoruz.
Oku emrini idrak edemeyenlerin bugün dünya âleminde Hıristiyan ve Yahudi hâkimiyetinde ezilen konumunda olması da bundandır.
İnsanlar içine düştükleri manevi boşluğu bu günlerde daha bir derinden yaşıyorlar.
Aslında telafi etmekte istiyorlar ama din toplumsal açıdan öyle bir konuma getirildi ki öcü gibi gösterilmeye çalışılıyor.
Yanlış politikalar bu insanlarımızın sosyal çimentosunu mukavemetsiz hale getirdi. Doğal olarak ta bu gün ki sıkıntılar yaşanıyor.
Halbuki olması gereken en üst mertebe de insanların feyiz kaynağı olsa eminim ki yaşanılan bu hurafeler ve sosyal sıkıntılar yaşanmayacaktır.
İnsanlar bilmediğinin cahilidir, bilmediğinin de düşmanıdır.
Bu tespit “din” içinde geçerlidir.
Zira cahillerin cehaleti bu ortamı sağladı ya zaten!
TÜRBELERDEN MEDET UMANLAR
