Adıyaman’da Bugün Gazetesi’nin başarılı muhabirlerinden Ömer Karakuş kardeşimizin yaptığı bir haberin ayrıntılarını bende köşemde siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim.
Öncelikle yaptığı her başarılı haber gibi bu haberden dolayı da Ömer kardeşimi kutluyorum.
Yıllardan bu yana yakından tanıdığım Ömer, gerçektende kentin sıkıntılarını araştırıp dile getiren ve diğer muhabirler gibi hemen hazırdan haber yapmayan bir kardeşimiz.
Ömer’in başarılarına örnek verecek olursak; bir hafta boyunca 12 Eylül dönemindeki işkenceleri ve darbe mağdurlarını sürekli gündemde tutmasına rağmen diğer gazeteler Ömer kardeşimizin gerçekleştirdiği gayreti gerçekleştiremedi.
Gerçektende araştırıp, konuları bire bir yerinde inceleyip, çok güzel bir şekilde okuyucularına sunan ve rutin haberden ziyade özel haberler peşinde koşan Ömer’i bir kez daha tebrik ediyorum.
Ne diyeyim keşke bu memlekette diğer gazetecilerde Ömer gibi kaliteli ve rutin haberler dışında haberler yapsalar.
Neyse fazla şımartmayalım!
Bu değerli kardeşimizin Salı günü yaptığı bir haber çok dikkatimi çekti.
Haberde, Adıyaman Borusunun son yıllarda en çok ilgilendiği davaların boşanma üzerine olduğu belirtilmiş.
Çoğu çiftlerin şiddetli geçimsizlik yüzünden en ufak bir tartışmada hemen boşanma kararı aldıklarını ifade eden Avukatlar, kendimizle yüzleşmemize yardımcı oldular.
Ortada gerçekten çok üzücü bir tablo var.
Bu haberin en dikkat çekici yanı ise 14 Şubat Sevgililer gününde yayımlanmasıydı…
Bir yandan insanlar çılgınca sevgilisiyle gününü kutlarken, diğer yandan bir birlerine boşanma davası açan çiftlerin içler acısı hali haberlere konu olmuştu. Ne garip değil mi?
Ne üzücü bir durum! Ağlasam mı, gülsem mi bilemiyorum…
Çünkü insanlar severek mutlu bir şekilde mutlu bir yuva kuruyorlar.
Davullu zurnalı güle oynaya evleniyorlar.
Eskisi gibi; berdelmiş, görücü usulüyleymiş gibi zorlamalı birlikteliklerin olmadığı günümüzde ne acıdır ki boşanmalar daha fazla…
En ufak bir şekilde hemen boşanma davası açıp yuvalarını yıkan çiftler, arkalarında bıraktıkları yıkık yuvaları ve o yuvalar içerisindeki evlatları hiç mi hiç düşünmüyorlar.
Aileler boşanmanın o çocuklar üzerindeki bırakacağı psikolojiyi bilmeden gelişi güzel boşanıyorlar.
Bu çocuklar nasıl büyüyecek, büyüdüklerinde nasıl bir psikolojiyle toplumda yaşayacaklar. Bu kimsenin umurunda bile değil.
Adıyaman gibi bir yerde boşanma davaları çok açılıyorsa diyecek bir şey bulamıyorum.
Eşlerinin nasıl geçineceğini, karnında çocuğuyla nasıl hayat mücadelesi vereceğine aldırış etmeden acımasızca boşayan kocalar kadar, o yuvanın sağlam temele sahip olması için elinden geleni yapmayan hanımlarda suçlu bu boşanmalarda.
Bu memleket ne hale geldi böyle…
Umut ediyorum ki bundan sonra boşanan çift sayılarında düşüş yaşanır.
Boşanma…
