Ortadoğu’daki sanal ve suni karışıklık ile kaynayarak ısınan sulara baktığımızda; bunun aslında oyun içinde bir oyun olduğunu ve o coğrafya’ya yeniden yön vererek-şekillendirmek ve sahiplenmekten başka bir şey olmadığını da görürüz..
Batılı güçlerin NATO’yu da arkasına alarak- Ortadoğu’yu demokrasiye geçirmek bahanesiyle bu ülkelerde çıkar amaçlı petrol ve silah satma pazarı oluşturmak emelinde olduğu da,bu projenin gerisindeki bir gerçektir.. Burada öncelikle Amerika ve İsrail’in olmak üzere tüm batılı emperyalist devletlerin ortak çıkarları söz konusudur ki;Fransa,Almanya,İngiltere ve benzerlerinin desteği de bu oyunu “ARAP BAHARI SENARYOSU” ile sahnelendirmiş ve gündeme oturtmuştur..
Aslında çok tehlikeli kanlı bir oyundur bu. Düne bakarsak; Amerika’daki ikiz kulelere yapılan saldırı
Senaryosunu bu oyunun bir parçası ve tetikleyicisi olduğunu da görmemiz mümkün..Kendilerinin yapıp oynadığı bu oyunu,İslami terörle bağdaştırarak orta doğu kapılarını, Irak’ı NATO güçlerinin destekleri ile işgal etmeleri de bu tezimizin doğrulayıcı bir işaretidir.Bu işgalin sebeplerini, Saddam’ın kimyasal silahlarına bağlamanın bir bahane olduğunu,işgal sonrası zaten hep birlikte gördük..
Yani, Amerika işgalden sonra hangi kimyasal silahlarını buldu ki? Ama bu arada olan da Ortadoğu’daki Müslüman kardeşlerimize oldu.Irak demokrasiye geçti mi? Irak;her gün bombaların patlandığı ve yüzlerce insanın öldüğü hayalet bir ülke haline gelmedi mi?.Şimdi de bu senaryoları İran için oynamaya başladılar
Ama hesap etmedikleri bir şey var. İran asla ırak değildir. İran’ın 2500 yıllık bir geçmişe sahip, savaşçı bir ülke olduğunu herhalde biliyorlardır.
Böyle bir delilik yaparlarsa bu bataklıktan ancak 3.dünya savaşına doğru gidilir. Zaten, Batılı ülkelerin ekonomileri iflasın eşiğine gelmiştir. Bu coğrafyada ekonomileri yükselen Rusya, Çin, Hindistan ve Türkiye’nin buna asla müsaade edeceğini sanmıyorum. Bu nedenle de İsrail’in saldırı çıkışları benim için bir anlam teşkil etmiyor.
Bu emperyalist güçlerin desteği olmasa İsrail’i bir kaşık suda boğarlar. Demokrasi adına Ortadoğu’daki ülkeleri iç karışıklık çıkararak, kendi uşakları olmaya uygun sözde muhalifler ön plana çıkarıp/sürerek “Ortadoğu’da demokrasiye geçiş hikâyesine” artık hiç kimse inanmıyor. Mısır’dan başlayarak Sudan, Yemen ve diğer ülkelere de sıçrayarak- iç çatışmalara yol açan bu olaylar, sanal bir oyunun iyi figüre edilmiş bir parçasıdır aslında... Libya’ya yapılan fiili saldırıların, Fransa başta olmak üzere, NATO’ya bağlı ülkelerin sadece kendi güdümünde olmayan ve olamayan KADDAFİ’yi devirmek ve yerine kendi uşaklarını getirmek amaçlıydı ki, bunu da gerçekleştirdiler. Ama değişen ne oldu?
Libya’ya demokrasi mi geldi peki? Hayır. Şimdi de komşumuz olan Suriye’ye sıçrayarak devam eden iç çatışmalar iç savaşa doğru gitmektedir. Bu emperyalist güçler aslında bu oyunların içine Türkiye’yi de almak istediklerini söylemeseler de, bunun böyle olduğu gözlenmektedir. Bekledikleri tek şey var, bu bataklığa Türkiye’yi çekmek. Türkiye’yi Irak ve Suriye’ye sokmak amaçları, Türkiye’nin kardeşleri ile olan münasebetini bozmak, yükselen Türkiye’nin ekonomisini bozmak adına yapılan oyunlardır. Bakın yarın öbürsü gün Amerika’nın işgal ettiği Irak’tan çekilmesinde neler olacak? Bekleyip göreceğiz!
Amerika ıraktan alacaklarını aldı. Bütün pisliklerinin acısını da bizler çekeceğiz herhalde. Amerika sonrası Irak’ta sahnelenecek senaryo, bu günkü Irak’ı ortadan kaldıracak şekilde kapsamlı ve çok yönlü bir senaryodur. O da;Şii- Sünni çatışması ve bu çatışmanın K.Irak bölgesel Kürt yönetimine ile Kerkük Türkmenlerini de kapsayarak genişletilmesi ve Irak’ın 4 belki de 5 parçaya bölünmesi olabilir..
Bu, Türkiye’nin kabul edebileceği bir şey değildir..O halde,Türkiye’nin hangi tehlikeler içinde olduğunu fark etmemek saflık olur..Suriye’nin durumu da bundan farklı değildir..Suriye’de de buna benzer oyunların oynanması için düğmeye basılmış ve rolünü de Türkiye’nin üstlenmesi beklenmektedir.İsrail ve emperyalist batılı güçler İran’a saldırı düzenlerse 'Vay halimize vay' bu oyunlar ve tuzaklara dikkat etmemiz lazım..
Bu olan/biten karşısında, Hükümetimiz çok dikkatli akıllı ve stratejik adımlar atarak bu olan olaylara sağduyulu yaklaşmak durumundadır...Sayın ARINÇ’ ın “Biz bunlarla mı savaşa gireceğiz?'' sözlerine bir anlam verememekle birlikte,beni ürküttüğünü de söylemeliyim..İçimizdeki hainlerle,buna cesaret etmemiz mümkün değildir diye düşünüyorum.Aslında bir kaosun içindeyiz.Karma karışık bir hal almış başını gidiyor.. Kardeş kavgası gelmiş kapıya dayanmış.1000 yıldan beri sırt sırta omuz omuza beraberce aynı ideal uğrunda savaştığımız Arap/İslam alemiyle kapışmak, yapacağımız bir şey değildir. Kendimize gelmemiz lazım.Ecdadımızın kemiklerini sızlatmayalım..
Bu kutsal toprakları bizlere emanet eden ecdadın mirasına, torunları olarak böyle mi sahipleneceğiz? Emanete hıyanet eden, dinimizin beyan ettiği gibi; helak olmaya mahkûmdur
OYUN İÇİNDE OYUN
