Öncelikle geçmiş kurban bayramınızı tebrik ediyor sağlık, mutluluk ve esenlikler dileyerek başlamak istiyorum. Evet, bayram dedik vazgeçilmezidir bayramlar Müslümanların kardeşliğin hat safhaya çıktığı, dargınlıkların bitmesine vesiledir yani kısacası her yönüyle bayramdır, bayramlar, evet yukarıdaki başlığa gelmeli artık.
İstanbul da zaman zaman yazılarımda ismini zikrettiğim dostum, arkadaşım İrfan Karataş’ı tanıyorsunuz( Bahçelievler Belediye Meclis üyesi) kendisi sanırım arife günü olsa gerek Kâhta’da yayın yapan ve sunuculuğunu arkadaşım Mustafa ŞAHİN’in yaptığı Kâhta FM programına katılacağını söyledi bende İstanbul’da o frekans çekmediğinden internet üzerinden dinledim hatta programa bir sürpriz yaparak (ki benim haberim yoktu) beni canlı yayın bağlantısına aldılar programı pür dikkat dinledim.
İrfan KARATAŞ’ın konuşması umut verici ve sanki bekleyin çok güzel şeyler olacak gibiydi sulu tarıma geçiş ve köprü gibi projelerden bahsetti ve yapılan icraatlardan bahsederken eleştirisin’ ide yaparak siyasette ustalığını konuşturdu seviyeli bir program oluğunu söyleyebilirim.
Program esnasında kendisine bir sms’le bölgede siyaset yapmayı düşünüyor musunuz sorusuna verdiği cevap her ne kadar hayır yönünde olsalda bana pek inandırıcı gelmedi, bilemiyorum beklide benim ön yargım fakat ertesi sabah tahtadaki haber sitelerinde İrfan KARATAŞ Kâhta AK PARTİ İlçe başkanlığına aday yazısını görünce yanılmadığımı anladım fakat bu yanılgı fazla sürmeden yerini bir başka yanılgıya bıraktı sadece isim benzerliği olan bir başka İrfan KARATAŞ’ın aday olduğunu öğrendim tek fark aday olanın avukat olduğuydu.
Ben adayın bizim İrfan KARATAŞ olmasını her ne kadar arzu etsem de gerçekten aday olan Avukat İrfan KARATAŞ’ın aday olduğunu öğrendiğimde kendimce küçük bir araştırma yaparak AK PARTİ’nin neresinde diye merak ettim fakat daha önce bu teşkilatta görev almamış bir isim olduğunu öğrendim.
Kâhta siyaseti Adıyaman siyasetine yön verecek düzeyde bir ilçe ve bu tür adaylıklar tabiî ki olmalı tabiî ki herkes adaylığını açıklayabilir lakin ortada başarılı ve birkaç seçim atlatmış bir iki referandum geçirmiş bir teşkilat varken AK PARTİ’nin USTALIK DÖNEMİ dediği bir dönemde başarısını kanıtlamış ve oy grafiğini sürekli yukarılara taşımış bir başkanın değiştirilip daha önce bu teşkilatta emeği ve bilgisi halı hazırdaki başkan kadar olmayan birinin aday olması ve gösterilmesi ne kadar doğru?
Bu yazımda şunu altını çizerek belirtmek istiyorum şu veya bu olmalı demiyorum fakat mademki USTALIK ÖNEMİ deniyor kalan süreyi de ustalaşmış ve kendini kanıtlamış kişilerle olmalı diyorum çünkü Bakanlar Kurulu hep usta isimlerden oluşuyorken, Grup Başkan vekilleri usta isimlerden oluşuyorken İl ve İlçe Başkanlarında bu doğrultuda olmalı.
Her şeye rağmen umut ediyorum ki ADALET VE KALKINMA PARTİSİ isminde ‘de anlaşılacağı gibi adil bir kararla bu kongre sürecini başarıyla atlatacaktır buna inanmak istiyorum. Adaletsiz bir toplum çökmeye mahkûmdur. Saygılarımla dua ile.
KARATAŞ POLOMİĞİ
