Son mesaj - Gönderen: Editör - Çarşamba, 01 Şubat 2017 09:01
Bazı insanlar alçak gönüllüdür, bazıları da alçak olmaya gönüllüdür...
Köşe Yazıları

Köşe YazılarıMustafa IŞILDAKSOSYAL KARDEŞLİK KENTİ; ADIYAMAN [ Arama ]

SOSYAL KARDEŞLİK KENTİ; ADIYAMAN
Başlık SOSYAL KARDEŞLİK KENTİ; ADIYAMAN
Tarih 10.11.2011
Gönderen Editör

SOSYAL KARDEŞLİK KENTİ; ADIYAMAN

 

            Belediyedeki bayramlaşmada ev sahibi kim olur?

Kurban Bayramının ilk günü Adıyaman Belediyesinde bayramlaşma töreni vardı. Protokol adı verilen “devlet görevlileri” ile halktan her isteyenin katıldığı, bir ortak mekânda buluşup birbirinin bayramını kutlamasının gelenekselleşmesi güzel bir olay… Yalnız bir şey dikkatimi çekiyor; ev sahibi olarak yalnızca belediye başkanından söz ediliyor. Törenin belediye binasında yapılması bu deyimin doğruluğunu göstermez. Oysa ev sahibi sıfatıyla daha da önemlisi ilin valisi de var. Biri atamayla, diğeri seçimle göreve gelmiş. Vali devletin ildeki en büyük temsilcisi olup cumhurbaşkanını temsil eder. Bayramlaşma töreni de devletle halk arasında olduğuna göre vali bu birlikteliğin şekli değil, asli unsurunu teşkil eder, diye düşünmekteyim. O halde “ev sahipleri valimiz ... ve belediye başkanımız … “ şeklinde ifade etmek gerekir. Aksi durumda vali veya kaymakam; belediye başkanının misafiri olur ki, bu hiyerarşiye de uygun düşmez.

           

Has Parti İl Başkanlığının jestine jest…

Bayramın ikinci günü AK Parti’de yapılan bayramlaşma töreninde ilginç bir rastlantıya tanık oldum. Parti yöneticileri ve milletvekilleri kürsüde, Belediye Başkanı Necip Büyükaslan, salonu hınca hınç dolduran partililere hitap ederken Has Parti İl Başkanı Mustafa Alkayış’ın beraberindeki heyetle parti yöneticileriyle bayramlaşmak için geldiğini gördüm. Büyükaslan, Alkayış’ın bayramlaşma için geldiğini anons edince Alkayış partililerin alkışlarıyla karşılanmış oldu. Ayaküstü bayramlaşıp gitmek isteyen konukları meslektaşı ve mevkidaşı AK Parti İl Başkanı İbrahim Halil Fırat bırakmayıp Alkayış’a kürsüde yer verdi, kendisi ile milletvekili Murtaza Yetiş’in arasında oturmasını sağladı. Bu vesileyle milletvekili Mehmet Erdoğan’ın konuşmasını da dinlemek durumunda kalan Alkayış 5-6 dakika sonra ayrılırken mikrofonda uğurlama görevi; konuşma sırası gelen milletvekili Murtaza Yetiş’e nasip oldu. Alkayış ayrılışta yanımdan geçerken bu centilmenliğinden dolayı kendisini kutladığımı söyledim. Bu, tüm ülkeye örnek olabilecek partilerarası diyalog ve kardeşliğin ender rastlanan sahnelerinden biri oldu. Parlamenter demokrasinin vazgeçilmez unsurları olan siyasi partilerin birbirinin varlığını kanıksamayıp içlerine sindirmesi işte, ancak böyle olabilirdi...

           

            Alevi-Sünni kardeşliği…

Üçüncü günde ise Adıyaman’da bir cami ve bir de Ağız ve Diş Hastalıkları Hastanesini kaba inşaat seviyesinde yapılmasına öncülük edip devlete bağışlayan saygın bir kanaat önderini ziyaret ettikten sonra davetlisi olduğum Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı’nın Yunus Emre Cem Evi’nde düzenlediği bayramlaşma törenine katıldım. Makamına kabul için geçmiş yıllarda rastlandığının aksine “partiden hamili kart” yerine yalnızca vatandaşlık kimlik kartı gözeten Adıyaman Valisi Ramazan Sodan, Cem Evi avlusunun asfaltlanmasını sağlayan Belediye Başkanı Büyükaslan, milletvekilliği döneminde mecliste üstün performans göstermiş eski CHP Milletvekili Şevket Köse, Cem Evinin Caminin alternatifi olmadığını ifade eden İl Müftüsü Mehmet Şahin, ne kadar sessiz ise o kadar da iyi bir gözlemci olan Sema-Der Genel Müdürü Habip Bıçakçı ile ASGİAD Başkanı Fatih Bilgiç, etkinliklerde partisinin varlığını artık gösteren CHP Merkez İlçe Başkanı Hanifi Çavuş, Alevi dedesi Kemal Güzel ile Kent Konseyi Kanaat Önderleri Meclisi Dönem Başkanlığını yaptığım 2008 yılında Yürütme Kurulunda sekreter üye olan Mehmet Merdanoğlu da törene katılanlar arasındaydı. Adıyaman, ülkede organ bağışı yapılmayan 11 il arasındayken sivil inisiyatif olarak başlattığımız Organ Bağış Kampanyasında bağış formlarını Merdanoğlu ile birlikte burada da dağıttığımızı hatırladım. Kasım ayının sıcacık güneşi altında avluda yarı çember şeklinde oturularak yapılan sohbetin özünü ildeki Alevi-Sünni kardeşliği oluşturuyordu. Adı davetiyede yazmayan vakıf şube başkanının Nusret Tunç olduğunu ise orada anladım. Yalnız anlamadığım, eski başkan Mahmut Dolaş’ın niçin törende bulunmadığı ile Merdanoğlu’nun; Alevilerin Adıyaman’ın % 38’ini oluşturduğu iddiasına karşın böyle bir günde bir araya gelen Alevi kardeşlerimizin salt sayısının maalesef 38’e bile niçin ulaşmadığı idi. Ama yine de ilk kez düzenlendiğini sandığım bu bayramlaşma dolayısıyla vakıf yöneticilerini takdir ettim. Törenden ayrılırken ikindi ezanının okunmasına az bir zaman kalmıştı ama orada okunsa idi, dileyenlerin namazını kılabileceği uygun bir mekân, Cem Evi bünyesinde ihdas edilmiş mi idi? Doğrusu bilmiyorum…

           

Beynelmilel filmindeki gibi olsaydı?

Aynı günün akşamüstünde çevredeki Alevi kanaat önderlerinden Kamber Adak’ın Yarmakaya köyündeki oğlunun düğününe katıldığımda ise, Kürtçe yerel parçalar eşliğinde halaylar çekiliyordu... Beynelmilel filmindeki gibi askeri bir yönetim olsa her halde değil sadece çalıp söyleyenleri, söyleyenler eşliğinde oynayanları, hatta belki alkış çalıp seyir edenleri bile dipçikleyerek “bölücülük”ten cezaevine tıkarlardı!…

           

İşte Türk-Kürt, Alevi-Sünni kardeşliğinin, siyasal ve toplumsal barışın, hoş görünün ve devlet-millet kaynaşmasının, kısaca sosyal kardeşliğin her alanda görüldüğü Adıyaman’ımızdan bayram manzaraları…

            Allah bu manzarayı bozmasın ve bozmak isteyenlerin de tırnağını uzatmasın!

 

Mustafa Işıldak

www.isildakkalem.com

m.isildak02@gmail.com

0532–422 95 28

Oyu Puanı: 2 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir
Yorumlar

Bilgiler
Burda 1175 Yazı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: ESKİ SAMSAT’I ÖZLÜYORUM
Enfazla Değerlendirilen: FAHREDDİN AKTAŞ HAKK’A YÜRÜDÜ

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 2 (0 Kayıtlı Üye 2 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler:


 
Samsat Haber @ Fahrettin ÇELİK

MKPortal ©2003-2008 mkportal.it

Haber Siteleri