Son mesaj - Gönderen: Editör - Çarşamba, 01 Şubat 2017 09:01
Bazı insanlar alçak gönüllüdür, bazıları da alçak olmaya gönüllüdür...
Köşe Yazıları

Köşe YazılarıMustafa IŞILDAKTÖREN İPTALİ CUMHURİYET DÜŞMANLIĞI MI? [ Arama ]

TÖREN İPTALİ CUMHURİYET DÜŞMANLIĞI MI?
Başlık TÖREN İPTALİ CUMHURİYET DÜŞMANLIĞI MI?
Tarih 31.10.2011
Gönderen Editör

 

TÖREN İPTALİ CUMHURİYET DÜŞMANLIĞI MI?

 

Deprem üzüntüyü, bayram sevinci gerektirir. Aynı anda hem taziye, hem de düğün ziyareti söz konusu olduğunda, ilk sırayı taziye ziyareti alır. Ülkemizdeki gelenek ve görenekler bunu gerektirir. Hükümet de Van depremindeki 600 ölü ve binlerce yaralı nedeniyle oluşan ulusal acı ve üzüntülerimizi önceleyerek gönülden kutladığımız Cumhuriyet Bayramı resepsiyon ve törenlerini iptal etti. Bazı çevreler bunu Cumhuriyet düşmanlığıyla özdeş gördü. Ama olaya bardağın her iki tarafından bakan gerçekçi muhalefet partililer de var… Eski DSP Genel Sekreteri, İstanbul Milletvekili ve yazar Süleyman Yağız’ın “yağızca” kaleme aldığı yazısını aşağıda birlikte okuyalım:      

 

“GERÇEKÇİ OLMAK GEREKİR; BİZ DE İPTAL ETMİŞİZ!

 

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı askerî geçit törenlerinin iptal edilmesi nedeniyle “Alıştırıyorlar” başlıklı bir basın açıklaması yapmayı veya kendi sitemde bir değerlendirme yazısı yayımlamayı düşünüyordum. Zira, 31 Mart 2010 tarihinde “Türkiye’de rejim değişti” diye ilk açıklamayı yapan kişi bendim. O nedenle bu iptali de rejim değişikliğinin alıştırma hamlelerinden biri olarak görüyordum.

Ama değilmiş… Bir yanlışa düşmemek ve haksızlık yapmamak için, benim de milletvekili olarak görev yaptığım Ecevit dönemindeki uygulamalara bakma gereksinmesini duydum… Ve baktım ki, biz de yapmışız; yâni askerî geçit törenlerini biz de iptal etmişiz… Bakmadan, “Alıştırıyorlar” başlıklı bir açıklama yapsaymışım, çok büyük haksızlık edecekmişim! İyi ki bakmışım…

Evet, Ecevit döneminde de 17 Ağustos 1999 depremi nedeniyle o yıl içindeki hem 30 Ağustos, hem de 29 Ekim bayramlarının kutlamalarında askerî geçit törenleri iptal edilmiş. Her iki iptal kararına ilişkin öneri Genelkurmay’dan gelmiş. Başbakanlık da genelgeyle durumu resmî kurumlara bildirmiş. Örneğin, Başbakanlığın 29 Ekim 1999 Cumhuriyet Bayramı’na ilişkin genelgesinde, “Genelkurmay Başkanlığı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda olduğu gibi, Silahlı Kuvvetlerimizin deprem bölgelerinde üstlendikleri görevlerin aksamaması için askerî geçit törenlerinin yapılmamasını önermiştir. Genelkurmay Başkanlığı’nın bu önerisi Başbakanlıkça da uygun bulunmuştur” denilmiş. Gazeteler de “Buruk kutlama”, “Törensiz kutlama”, “Törende deprem acısı”, “Buruk bayram” gibi başlıklar kullanmış. (Bu arada deprem çadırlarında coşkulu kutlamalar da yapılmış.)

İlginçtir, Ecevit’i suçlayanlar bile olmuş o zaman. Hatta konuyu köşesine taşıyan Fikret Bilâ, “Cumhuriyet Bayramı neden sade törenlerle kutlandı? Bazılarına bakarsanız, Başbakan Ecevit, Cumhuriyet’in kutlanmasını istememiş de ondan! Ama halk Ecevit’e rağmen ‘Cumhuriyet’i coşkuyla kutlamış!’ Neredeyse Ecevit’i ‘Cumhuriyet düşmanı’ ilân edecekler. Tıpkı ‘başbuğ’ ilân ettikleri gibi. Bu kadarı da fazla artık… Ecevit’e yapılan haksızlık, hatta haksızlıktan öte insafsızlık” demiş ve sonra da Genelkurmay Başkanlığı’nın hem 30 Ağustos, hem de 29 Ekim’le ilgili Başbakanlığa gönderdiği öneri yazılarını ve bu öneriler çerçevesinde Başbakanlığın geçit törenleri iptal eden genelgelerinin ayrıntılarını anlatmış. (Milliyet, 30 Ekim 1999)

Görüldüğü gibi, Ecevit’ten bile kuşkulananlar olmuş! Dolayısıyla Tayyip Bey’den kuşkulanılması çok çok doğal! Zira, Tayyip Bey, Ecevit gibi Cumhuriyetçi-Demokrat bir gelenekten değil, tersine, İslâmcı bir kökenden geliyor. O nedenle Tayyip Bey’le birlikte Türkiye’de rejimin değiştirildiğine, yeni rejimin bütün unsurlarıyla adım adım inşa edilmeye çalışıldığına hâlâ inanıyorum. Zira, AKP ve onun lideri Tayyip Bey’in, Atatürk Cumhuriyeti ile başının hiç de hoş olmadığı, onun yerine kendi rejimini oturtmak istediği çok açık. Ama ne olursa olsun, bir açıklama ya da yorum yaparken, gerçekçi olmak ve illâ eleştireceğim, illâ muhalefet yapacağım diye kimseye haksızlık etmemek ve tabii haksız duruma da düşmemek gerekir. Cumhuriyetimizi sonsuza dek geliştirerek sürdürmek istiyorsak mücadelemizi haklı zeminlerde vermek zorundayız.

Gerçi, 2011 Van depremi ile 1999 Gölcük merkezli deprem sonuçlarıyla itibariyle çok çok farklıydı. 99 depremi “yüzyılın depremi”ydi. Sonra, 99’da Silahlı Kuvvetlerimizin deprem bölgelerinde üstlendiği görev de şimdikinden çok daha yaygındı. Çünkü 99 depreminin etki alanı çok genişti. Bunlar ayrı… Sonuçta Ecevit gibi Cumhuriyet sevdalısı bir liderin döneminde bile askerî geçit törenleri iptal edildiğine göre, demek ki, bu tür uygulamalar yapılabiliyormuş.

Cumhuriyet Bayramımız kutlu ve ilelebet olsun.”

 

Eski DSP Milletvekili Süleyman Yağız’ın, “yağız” yazısı işte böyle…

Şimdi sormak gerekir; “Bayram kutlamalarını iptal edenler Cumhuriyet düşmanı mı, yoksa gerçek “cumhur dostu” mu?

 

Mustafa Işıldak www.isildakkalem.com

m.isildak02@gmail.com 0532-422 95 28

Oyu Puanı: 1 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir
Yorumlar

Bilgiler
Burda 1175 Yazı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: ESKİ SAMSAT’I ÖZLÜYORUM
Enfazla Değerlendirilen: FAHREDDİN AKTAŞ HAKK’A YÜRÜDÜ

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 4 (0 Kayıtlı Üye 4 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler:


 
Samsat Haber @ Fahrettin ÇELİK

MKPortal ©2003-2008 mkportal.it

Haber Siteleri