Milli iradenin seçtiği vekillerin parlementoyu boykot etmeleri, oy kullanan seçmenleri fazlasıyle üzmüştür.Seçilen vekillerin ve genel Başkanların milletin iradesine ipotek koyma hakları olduğunu sanmıyorum.. Bu hatalardan bir an evvel dönüp yeminlerini, parlementoya katılmalarını ve çözümü mecliste olduğunu bilmelerini hatırlatırım.Suça karışmış ve zanlı sıfatını almış bu (seçilmiş) insanlar için devam eden bir davadan dolayı (tutuklu vekillerin) serbest bırakılmaması üzerine TBMM'yi boykot etmek,Türkiye halkına bir haksızlıktır.Eğer Sorun varsa, bu sorunları parlemento çatısı altında çözüp- sonuçlandırmanın yeri TBMM'dir..Bunun için de, evvel bu hatanın çıkmazından çıkıp, demokratik bir hukuk devleti olan ülkemizin mevcut yasalarına bakmak,eksiği/gediği varsa düzeltmek ve (mevcut yasalara göre taktir haklarını kullanmış olan) yargıçları da rastgele suçlamamak gerekir..Bunun için de seçilmiş olan bütün Milletvekillerinin TBMM'ye gitmeleri ve hukuk mücadelelerine de orada devam etmeleri beklenir..
Demokratik ve şaibesiz bir seçimle, ülkenin her tarafından büyük bir başarıyla çıkarak ve her 2 kişiden birinin oyunu alarak tekrar iktidar olan Ak Partinin de, yapılacak (yeni) anayasayı bütün halk katmanlarının iştirakıyla, birlik ve beraberlik içinde çoğulcu, özgürlükçü, uzlaşıcı geniş bir konsensüsle yapılmasının yolunu açmak üzere gerekli çağrıyı yapması ve çalışmaya başlaması gerekir..
Bu 12 Eylül ürünü olan Askeri (vesayet)Anayasayla bir arpa boyu yol almamız mümkün değil, diye- düşünüyorum.
Bu seçimin bende bırakmış olduğu en önemli izlenim,seçimde kaybeden hiçbir siyasi partinin olmayışıdır.
Olaysız geçen güzel bir günde ve katılımın çok olduğu bu seçimde, halk kendisini mecliste temsil edecek olan Milletvekillerini seçmiş ve Onları parlementoya göndermiştir.
Bu halk çok çekti.Yeter artık ! Ne yapacaksanız bir an evvel yapınız ve zaman kaybetmeden özgürlükçü, kucaklayıcı bir anayasa çalışmasını başlatınız!
Bağımsız olarak "Barış ve Demokrasi Partisinin" desteğiyle seçilmiş arkadaşlarımızın hak gaspına uğratılarak- 36 olan vekil sayısının 35'e düşürülmesini ben de üzülerek içime sindiremedim.Ama,Düşünce suçundan ötürü, yüksek oy alarak seçilen Hatip DİCLE'nin yüksek seçim kurulunun(YSK) yanlış kararları yüzünden vekilliğini kaybetmesinden dolayı,arkadaşlarının TBMM'yi boykot etmelerini doğru ve yerinde görmediğimi de belirtmek istiyorum..
Bağımsızlar Bloğunun haklılıklarıyla beraber, direniş gösterip meclise ve yemin törenine katılmamaların milli iradeye uygun olmadığını düşünüyorum.
Haklı durumdayken, haksız duruma düşmemek için parlementoya katılıp- sorunu parlemento çatısı altında çözmek en doğru ve yerinde bir karar olabilirdi,ama-buna yanaşmadılar..
Önümüzde kanayan ve bütün toplumun huzurunu kaçıran bir (kürt sorunu) var..Bunun bir an evvel, demokratik katılım ve açılımlarla çözmek için gayret sarfetmek,başta kürt kökenli Milletvekillerinin görevidir..
Bu manada, parlemento çatısı altında geniş kapsamlı bir anayasanın yapılmasını, bu sayın vekillerin de katılmalarıyla-diğer muhalefet partileri ile İktidar partisi olan Ak Partiden beklemekteyiz.. Bağımsız (Milletvekili) seçilmenin ne kadar zor olduğunu, şüphesiz ki,bağımsız seçilenler bilirler.Bu konuda Ak Parti hükümetine çok büyük görevlerin düştüğünü ve sorumluluklarının arttığını görmekle beraber,Türkiye cumhuriyetinin uzun yıllardan bu yana çektiği acılar ve ödediği bedellerden kurtulması için herkese önemli görevler düşmektedir..
''Yeter artık ! Analar ağlamasın, her günümüz şehit ve çatışma haberleriyle geçmesin !'diyorsanız,bu projeye katkı vermek için artık harekete geçiniz..'.Bu acıların kimseye faydası olmaz ''düşmanı güldürmekten başka''. İktidar(AkParti),Anamuhalefet(Cumhuriyet Halk Partisi), Yavru muhalefet(Milliyetçi Hareket Partisi) BDP (Barış ve Demokrasi Partisi)) olarak mevcut anayasanın yerine "Sivil Bir Anayasa" hazırlamanın tam da zamanı.. Daha çok travmalar yaşamadan birer adım atıp, yolları da yokuşa sürmeden,bir an önce yeni anayasayayı yapmaya bakın!!
Halk bunları sizlerden beklerken, geçmişi göz önünde bulundurarak- geleceğimizi aydınlatın.
(Em berı hevdıne ) yani biz kardeşiz.Bir bütün olmalıyız 72 milyon !.Kardeşçe yaşamalıyız...
YEMİNSİZ VEKİLLER
