Son mesaj - Gönderen: Editör - Çarşamba, 01 Şubat 2017 09:01
Bazı insanlar alçak gönüllüdür, bazıları da alçak olmaya gönüllüdür...
Köşe Yazıları

Köşe YazılarıMehmet Ali ÇETİNKAYAİNSAN [ Arama ]

İNSAN
Başlık İNSAN
Tarih 02.05.2011
Gönderen Editör

 

İNSAN

 

Cevher ve sıfat üzerine düşünce dalgalarında uykuya dalarken ruhum, gözlerim loş bir ışığın gölgesinde, cevher ve sıfat kavramlarının o fırtınalı dünyasında geziniyordu…

 

İnsan kavramı ve sıfatları üzerinde nice zamandır düşünüyordum. Lakin, düşünen bir tek ben miyim. Tabiî ki hayır. İlk çağ düşünürlerinden bugüne kadar kimler düşünmedi ki? Şimdi bunların hepsini size bir ders sunumuyla anlatacak değilim. Lakin şunu da bilmek gerekir ki;

 

Aslında “insan” kavramı dışında bizim insan ile ilgili bildiklerimizin çoğu insanın arızi sıfatları, halbuki insan sıfatlardan farklı bir şey…

 

insan, nisyan ile malum varlığın ta kendisidir. Kal-u beladan kalma sözleri, bir rüya artığından daha değersiz vehmettiği için değil midir ki? Kal-u belayı vicdanında hissettiği halde, unutkanlığa terk eder. Asil bir kelama soysuz bir isteği tercih eder.

 

El, ayak parmak, burun kaş ve gövde … bir maymundan daha yontulmuş olmak, traşlı ve ütülü elbise giymek, en fiyakalısından bir laci... ipekten kumaşlarla Çin desenleri… bunlarla bezenmek… bu mudur insanlık dediğimiz içi doldurulacak kavram.  Yağ tenekesinin cilalı boş kutusu…

 

Bir zencinin gözlerinde ki pırıltı, bir Rus çocuğunun sevincinden çok mu az değersiz. Saçları kıvırcık diye bir Kenyalı oturup ağlamalı mı, kendisini sarmalayan sıfat ve arazlar için?

 

Kim siyah gözlü bir Habeş dilberinin gözlerini, bir Kıpçak’ın gözlerinden daha az manasız bulabilir ki? Hangi aklı uçarı insan bu hataya düşebilir?

 

Uzun ve kısa sıfatlarının üstün olanını kim söyleyebilir? Efdaliyet ve ehsaniyetin sınırlarını kim bu sıfatların mihenk taşları ile ölçebilir?

 

Dillerin, renkler kadar farklı ve çok olmasının hikmeti de bu olsa gerek. Farklı diller ve farklı renkler. Hangi rengin bir diğer renkten üstünlüğü var? Hangi cüretkar ressam bir renge tarafgirlik yapabilir ki ?

 

Kendilerini, Tanrıyı yenen anlamında ki sıfatla (i….) tarif edenler, Orta doğunun buğday renkli bebelerinin taşlarının sancısıyla yenileceklerdir.  Ne tanrı kimseye yenilmiştir, ne de tanrı hiç bir toprağı kimseye vaat etmiştir. Allah indinde seçilmiş olmak için, takva sahibi olmaktan başka bir sıfat da yoktur. Başka bir yol da…

 

Bu seçilmişliği ırk boyutunda düşünenlerin yanı sıra, boy, kabile, sülale, aile boyutunda olanlarına da gündelik hayatta, modern dünyanın göbeğinde dahi rastlamak mümkün.

 

Maymun soyundan olmadığımıza kanaat getirenler, insanların Hz Adem’den geldiğine ve Hz. Adem’in de çamurdan olduğuna inanmaları lazım gelir. Sonra bütün soyların ve şecerelerin bir tek tohumunun Hz. Adem olduğuna inanan insanın, üstün soy, seçilmiş ırk veya asil sülale gibi saçmalıklardan kurtulması inancının berraklığını ve netliğini gösterir. Halen asil soy saçmalıları ile kendilerini tarif edenler insanlık kavramından uzaklaştıklarının farkında bile değillerdir. Nasıl olur da soy insan kavramının sıfatı olabilir ?

 

Bütün renk ve sıfatlardan uzaklaşan insan, insan kavramının o sıcak atmosferine doğru yol alır. Halen renk ve sıfatlarla uğraşanlar ise Mevlana C. Rumi’nin deyimi ile “bir pislik böceği gibi ömürlerini pislik toplamakla geçirirler”.

 

cevherde insan olma ümidi ile…

Oyu Puanı: 5 - Ortalama: 4.4

Yorum Gönder Değerlendir
Yorumlar

Bilgiler
Burda 1175 Yazı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: ESKİ SAMSAT’I ÖZLÜYORUM
Enfazla Değerlendirilen: FAHREDDİN AKTAŞ HAKK’A YÜRÜDÜ

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 7 (0 Kayıtlı Üye 7 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler:


 
Samsat Haber @ Fahrettin ÇELİK

MKPortal ©2003-2008 mkportal.it

Haber Siteleri