Tamamen sektörel içerikli bu sütunda yazmaya başlamazdan önce 31.1.2007 tarihli Işıldak Kalem sütunundaki “Tapu’ya işi düşenin vay haline” başlıklı yazımda Adıyaman Tapu Sicil Müdürlüğünde işi olan vatandaşların, yer darlığı ve personel noksanlığından dolayı çektiği sıkıntıları özetleyerek “Mutlu olma hakkı, Adıyaman halkına neden çok görülüyor?” diye sormuştum. (www.isildakkalem.com)
Kaldı ki, bu yazımdan önce anayasal dilekçe hakkıma dayanarak bir vatandaş olarak Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüğüne(Şanlıurfa) yolladığım 25.1.2006 tarihli dilekçeme verilen 13.2.2006 tarihli cevabi yazıda; 3 eleman daha görevlendirildiği bildirilmişti. Tabii ki, bu eleman takviyesine yalnızca benim neden olduğumu iddia edecek değilim.
Aradan 3-4 yıl geçti, müdürler-memurlar gitti geldi. Son olarak Tapu Sicil Müdürü Turabi Ada’dan boşalan müdürlüğe vekâlet eden Mesut Koçak ile geçici görevli Mehmet Şaşmaz’ın şefliği dönemindeki personelin 3 ay süreyle gece saat 23-24.00’lere kadar fedakârlıkla çalışarak yılların birikmiş işlerini bitirip temizlediği biliniyor. Çünkü açıkça söyleyeyim; oturduğum evle kapı komşum olan Tapu Sicil Müdürlüğü ışıklarının aylarca gece geç saatlere kadar açık olduğuna sıkça rastlıyordum.
Eski işler temizlenmişti ki, yeni atanan müdür Mustafa Kılıç da işleri biriktirmeden, personelinin de gayretiyle işi aynı gün bitirmeyi ilke edinerek “Bugün git, bir ay sonra gel” sözlerini söyletmedi ve Allah’a şükür aynı hızla çalışılmaya da devam ediliyor.
Vatandaşın çabuklaşsın diye milletvekillerini bile devreye koyduğunu hatırlıyorum. Şimdi böyle bir olumsuzluğa rastlanmıyor, çünkü gerek kalmıyor… Zaten asıl ve doğru olan da bu… Peki, fedakârca çalışan personele bir takdir, hatta bir teşekkür belgesi bile verildi mi, bilmiyorum. Memurunu cezalandırmada çoğu kez bonkör olan devlet, iş ödüllendirmeye gelince neden cimri oluyor, onu da bilmiyorum. Bildiğim bir şey var ki, böyle bir ödüllendirmenin kimseye zarar vermeyeceği, aksine bu ve bundan sonra atanacak personel üzerinde motivasyon sağlayarak fayda vereceğidir.
Ödülün hangi personellere verilmesi gerektiğine gelince; bu konu bizim işimiz değil… Bu iş; iyi niyetli yaklaşımından kuşku duymadığım Adıyaman Valisi Ramazan Sodan ile sorunların altında ezilmeyip çözüme odaklandığını gözlemlediğim Tapu ve Kadastro Bölge Müdürü Cengiz Yıldırım’ın işi…
“Tapu’ya İşi Düşenin Vay Haline” yerine artık söylemeye başladığımız “Haydi Tapu’ya” sözünü devam ettirebilmek, bu temizlik harekâtından önceki “bürokratik kaos” ortamlarına yeniden davetiye çıkarmamak ve Tapu’da işi olan vatandaşları mutlu edebilmek için emeği geçenleri ödüllendirmenin psikolojik ön koşul olduğunda ısrarlıyım.
HAYDİ TAPU’YA!....jpg)
