Gazze’ye insani yardım malzemesi taşıyan gönüllü sivillerin bulunduğu gemilere bir avuç İsrail Devleti'nin yapmış olduğu korsanlığı, abisine sırtını dayamadan yapmış olmasına biraz zor inanırım.
Eğer gerçekten İsrail, kendi kafasına göre 30’un üzerinde devletin vatandaşına saldırıyı gerçekleştirmişse, tarihin en büyük hatalarından birini yapmış olur.
Hele hele, saldırılan ülkeler arasında en fazla Türk vatandaşı varsa bu durum daha da vahimleşir.
İsrail, Türkiye’nin kendi vatandaşlarına ve gemilerine karşı yapılan böyle bir saldırıyı affetmeyeceğini, bunun karşılıksız kalmayacağını çok iyi hesaplayacak feraset ve kabiliyete sahiptir.
Ancak, olay Amerika – Türkiye mücadelesi gibi görünüyor. Müttefik iki ülke gibi görünse de son zamanlarda bir Türkiye-Amerika çekişmesini sezinlemek mümkün.
Son küresel ekonomik kriz gösterdi ki, dünya yeniden şekilleniyor. Ezberler bozuluyor. Dünyanın yeni önemli aktörleri oyunlarını oynamaya başladılar bile.
Yeni dünya düzeninde Türkiye önemli bir yer tutmaktadır. Bu bölgede ABD’ye rakip olabilecek tek ülke Türkiye’dir.
Türkiye, ekonomik olduğu kadar siyasi olarak ta bölgede söz sahibi olmaya başlamış, bazı ülkelere ağabeylik yapmaya başladı bile. Güçlü bir Türkiye, bölge üzerinde uzun vadeli hesapları bulunan İsrail ve ABD’nin işine gelmez.
Ancak, bu gidişatın önüne geçmek öyle kolay olmayacaktır. Bırakın İsrail’i, ABD’nin bile buna gücü yetmeyecek, içeride faaliyet gösteren işbirlikçiler bile yetersiz kalacaktır inşallah.
Akdeniz’deki İsrail’in son ahtapotluğu Türkiye’nin gücüne güç katmıştır. İktidar, muhalefet ve toplumun her kesimi bir birine kenetlenmiş, güçlü bir şekilde siyasi mücadeleyi sürdürerek, bütün dünyaya bütünleşmiş, güçlü Türkiye mesajı verilmiştir.
İsrail, dünya kamuoyunda yönünü şaşırmış korsan, Türkiye ise gemide vatandaşı bulunan otuzun üzerinde ülkenin sözcüsü, savunucusu ve koruyucusu durumuna gelmiştir.
İsrail, Türkiye gibi bir dost ülkeyi kaybederken bu bölgede tamamen yalnız kalmış,Türkiye biraz daha sevilen ülke olmuştur.
Şu anda Türkiye siyasi mücadele vermektedir. Bu mücadeleyi de en iyi bir şekilde vermektedir. Birleşmiş Milletler, İslam Konferansı Örgütü, Nato, Avrupa Birliği ve diğer uluslar arası kozlarını çok iyi kullanmıştır.
Türkiye’nin bununla yetineceği sanılmamalıdır. Türkiye, vatandaşına yapılan bu canice saldırıyı asla affetmeyecek, onların anladığı dilden gereken cevap verilecektir.
Orta Doğu, Orta Asya ve Kafkasya'da olduğu gibi Avrupa’da da hatırı sayılır, nüfuzlu ve hızla güçlenen Türkiye, diplomatik ve siyasi üstünlüğünü kullanarak düşmanlarını hizaya getirecektir.
Son yılların Türk dış politikasının mimarı, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bu süreçte iyi bir sınav varmıştır. En kısa zamanda, etkili ve yerinde hamlelerle bütün olayı Türkiye lehine çevirmeyi bilmiştir.
Allah’a şükürler olsun ki, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmakla gurur duyabiliyor, devletimizin güçlü olduğunu bağıra bağıra haykırabiliyoruz.
İsrail'in düzenlediği saldırıda Adıyaman’dan da bir kişi şehit oldu. Şehidimiz 43 yaşındaki Fahri Yaldız mahşeri bir kalabalık eşliğinde Hakk’a uğurlandı. Fahri Yaldız ve diğer bütün şehitlere Allah’tan rahmet, ailesi ve Türk milletine sabırlar diliyorum.
ABD-TÜRKİYE ÇEKİŞMESİ
