Son mesaj - Gönderen: Editör - Çarşamba, 01 Şubat 2017 09:01
Bazı insanlar alçak gönüllüdür, bazıları da alçak olmaya gönüllüdür...
Köşe Yazıları

Köşe YazılarıBurcu RAMAZONOĞLUYALAN VE GERÇEĞİN OYUNU… [ Arama ]

YALAN VE GERÇEĞİN OYUNU…
Başlık YALAN VE GERÇEĞİN OYUNU…
Tarih 15.02.2017
Gönderen Editör

  

Burcu RAMAZANOĞLU

YALAN VE GERÇEĞİN OYUNU…

Yunus Emre’ nin dediği gibi;
“ Ana Rahminden Geldik Pazara, Bir Kefen Aldık Döndük Mezara ”
Bazen yoğunluğun içinde su misali akıp gidiyor ömrümüz. Kendimizi bir an olsun dinlemeye bile zaman ayıramıyoruz.
Gerçi dinlemiş olsak ne değişecek ki..!
Bir gün Hayat, ölüme sormuş; İnsanlar beni çok severken neden senden nefret ediyorlar? Diye.
Ölüm cevaplamış; Sen tatlı ve güzel bir “ Yalansın ” ben ise acı bir “ Gerçeğim .”
İşte hal böyle olunca, elimizde iki seçeneğimiz kalıyor. Biri acı gerçekler, diğeri acıya inat yaşanan yalanlar.
İşte kim neyi almak ya da inanmak isterse! Buyurun ortada.
Bende bir süredir yalanla gerçek arasında araftayım…
“ Yalan ” dünyadaki; çocukluk günlerimin o kaybolan içten sohbetine, şen kahkahasına, tatlı bir tebessüm eşliğinde vefa ile dostluğun esirgenmediği, dudaktan dökülen bir teşekkürün ağır bir yük olarak addedilmediği zamanların arkadaşlıklarına duyulan özlemin arayışında ve “ Gerçeğin ” benden kuş misali alıp götürdüğü karlı dağımın yasındayım…
Aziz Nesin’in;
“ Al yalnızlığı gel! Korkma sıkılmayız.
Senin yalnızlığın, benim yalnızlığımla konuşur. Biz susarız! ”
Söylemini gerçekleştirircesine, ben bu duygular ile haşır neşirken dostların beni habersizce ziyarete gelip aynı şeylere özlem duyduklarını ifade eden sözleri, beni çocukluk günlerimin o özlemle aradığım sohbetine götürdü.
Ziyaretiniz ile bahtiyar oldum, Teşekkür ederim…
Peki ya “ Gerçeğim ”
Doğrusunu söylemek gerekir ise; Evet Ölüm! Gerçeğin ta kendisi. Tıpkı bu acıyı yaşayanlar gibi bende alışamadım bu acı gerçeğe. Ölüm meleğinin zamansızca benden alıp götürdüğü büyükbabamın yokluğuna. Biliyorum bir gün benimde Adım Soyadım yazılıp yanına bir parantez açılacak ( Doğum Yılı - Ölüm Yılı ) yazılıp parantez kapatılacak...
Benim; Aklımda Gönlümde “ Buruk Mezarlığı ”da kaldı…
Aslında düşünüldüğünde bu gerçeğin tek tesellisi yaşadığımız anılarımız. Kötü anılar bu acıyı katmerlerken, tatlı anılar belki biraz olsun hafifletiyor yanan yüreğimizi.
O yüzden sevdiklerimize tüm içtenliğimiz ile sımsıkı sarılalım ve her anın keyfini çıkaralım.
Tün insanlar için; Sevginin ve Umudun her doğan Güneşle çoğalarak yayıldığı bir yaşam dilerken; Siz Değerli Dostların da Sevgililer Gününü en içten Dileklerimle Kutluyorum…
Saygı ve Sevgilerimle…

 

Oyu Puanı: 1 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir
Yorumlar
Editör
15 Şbt 2017
Ne kadar da tatlı bir yazı. Yüreğinize sağlık...

Bilgiler
Burda 1175 Yazı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: ESKİ SAMSAT’I ÖZLÜYORUM
Enfazla Değerlendirilen: FAHREDDİN AKTAŞ HAKK’A YÜRÜDÜ

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 2 (0 Kayıtlı Üye 2 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler:


 
Samsat Haber @ Fahrettin ÇELİK

MKPortal ©2003-2008 mkportal.it

Haber Siteleri