Bilal Ercan’ı Anma ve Dayanışma Konserini Ankara’da izledikten sonra İstanbul’a, son günü olduğundan hemen Beylikdüzü’ndeki EMITT Turizm Fuarına geçtim. Tanıtım için hiçbir fırsatı kaçırmayan, adeta “yol yürümekle, iş takip etmek ve yapmakla biter” felsefesiyle yerinde duramayan valimiz Mahmut Demirtaş Adıyaman’a döndüğünden “anahtarı” bıraktığı Yardımcısı Murat Süzen her zamanki sıcaklık ve doğallığıyla gelen konukları karşılıyor, Turizm Müdürü Mustafa Ekinci, Yardımcısı Bahattin Ünsal, Valilik Basın Görevlisi Gafari Çelik ile diğer görevliler de yardımcı oluyordu. İlin turizm broşürlerinin dışında ayrı bir masada ADIYAMAN’DAKİ OTELLERDEN VADİİ-İ LEMAN, ARSAMES, KÂHTA ZEUS ve BOZDOĞAN’ın tanıtım broşürleri vardı. Başka bir broşüre ise rastlamadım.
Güney Radyo’da bir dönem ortaklık yaptığımız “İstanbul Büyükelçisi!”işadamı Ahmet Karaman’la gittiğimiz stantta sinema sanatçısı Gani Rüzgâr Şavata ile dostlar; “Malatya’dan önce Adıyaman standına geldim” diyen İstanbul’da da “Yolcu Yollarda”nın emektarı başarılı TV Programcısı “Malatyalı” Yusuf Özpolat,www.gergerhaber.net editörü Abdurrahman Kurtbey, Beykoz Belediyesi Basın Danışmanı, “Muhabbet Akşamları”nın organizatörü ve İş’te Adıyaman Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Abdurrahman Cüneyt Fidancı ve Adıyaman Turizm Seyahat Acentası ve ayrıca ilimiz Sümer Meydanında yeni hizmete açılanHOTEL VADİİ-İ LEMAN sahibi “eski iş komşum”Murtaza Yakaryılmaz’la karşılaşarak özlem gidermemiz güzel bir sürpriz oldu. Diğer otel sahipleri ilk günden sonra ayrılmış, Yakaryılmaz ise72 yatak kapasiteli yeni otelini tanıtmak için 4’ncü günkü kapanışı da beklemişti.
Duvarlarda asılı resimlerden biri çok dikkatimi çekti. Yakından baktığımda Kâhta ilçesi Karadut mevkiinde 207 ada 1 parsel no.lu 1997 tescil tarihli Maliye Hazinesi adına kayıtlı 22747,53 m2 yüz ölçümündeki bir taşınmazın tapusu olduğunu gördüm. Neresi olduğunu tahmin ettiniz mi bilmiyorum ama hemen söyleyeyim; tapudaki vasfı sütununda “Nemrut Dağı Tümülüsü(Ören Yeri)” yazısı okunuyordu. Kısacası bir tarihte komşu ille aramızda yargılama konusu olan Nemrut Dağı’nın Adıyaman il sınırları içerisinde olduğuna dair “kapı” gibi tapusu. Çünkü tapu kaydı bu tür etkinliklerde ilk kez görücüye çıkmıştı. Bu düşüncelerimi masadakilerle paylaştığımda Esenyurt Adıyamanlılar Derneği Eski Başkanı olduğunu söyleyen EFAK REKLAMCILIK sahibi Besnili Abdullah Kumral, “Fuarın açılacağı günün gecesinde saat 01.30 sularında bir arkadaşım Malatya standında Nemrut Dağı figürlerinin yoğunlukta olduğunu gösteren resim gönderdi. Hemen durumu yetkililerle paylaştım ve sonunda karşı atak için bu tapu senedini tanıtmaya karar verdik, gece boyu çalışıp açılışa kavuşturduk.” Dedi. Sosyal sorumluluk duygusu açısından takdir ettim doğrusu...
Uluslararası Turizm Yazarları Federasyonunca(FIJET)Türkiye’de yalnızcaNemrut Dağı’na verilen ve Adıyaman’ı temsilen dönemin valisi Halil Işık’a teslim edilip halen müzede sergilenen ALTIN ELMA ÖDÜLÜ veya prototipi ile ayrıca inanç turizmi açısından SAHABE SAFVAN BİN MUADDAL‘la ilgili figürün bulunmayışını ise eksiklik olarak gördüm. OysaAnkara’daki Tanıtım Günlerinde sergilenmiş ve büyük ilgi görmüşlerdi.
Diğer yandan, “sahiplenme” duygusunu ilin tamamına yaymak için stant duvarlarında ilçelerin bir kaçının değil, ilçelerin tamamının tarihi ve turistik değerlerine yer verilmesinin daha yararlı olacağını düşündüm. Tabii ki resimlerin büyüklüğü önem derecesine göre farklılaştırılabilir.
Adıyaman Belediyesinin; işini içselleştirdiği ve yenilenip dışa açıldığı için başarılı olan müdürlerinden Kültür ve Sosyal İşler Müdürü İskender Korkut, örnek broşür görürsem getirmemi istemişti. Mersin standında “Mersin’e Yatırım Yapmak İçin 10 Önemli Sebep” adlı broşüre rastladım, ilginç gördüğümden aldım. Belki örneklemek isteyenler olabilir.
Peki, acaba Şanlıurfa’yla rekabet edemediğimiz ve edemeyeceğimiz teşvikteki şimdiki konumumuzla bizler “Adıyaman’a Yatırım İçin 10 Önemli Sebep” bulabilir miyiz?
Gelin bu sorunun cevabını önce milletvekillerimiz ve diğer yetkililer versin!
SAHABE’MİZE VE ALTIN ELMA’MIZA NE OLDU?
