NAZAR

 Arapça kökenli bir sözcük.’’Bakma, bakış göz atma’’ anlamında. Bunun dışında ‘’düşünme, mülahaza, iltifat, bir konuyla ilgili görüş’’ gibi anlamları da var. Yazımızın konusu ise; ‘’ kötü enerji, yan bakış, göz değmesi’’ olacak.

 Halk arasında,’’nazar değmek, göze gelmek, göz değmesi’’  olarak kullanılan bu kavramın (deyimin) anlamı ve açıklaması şudur: Hayranlık ve aşırı beğenme esnasında veya kıskanma durumunda gözlerden yayılan ışınların oluşturduğu olumsuzluk… Böyle durumlarda gözler, her zamankinden daha fazla ışın yayıyor ve bu ışınların tahrip gücü, daha da artıyor. İşte o anlarda insana, eşyaya, hayvanlara ve sair varlıklara her hangi bir zarar verilebiliyor. Yaygın bir ifade olarak böyle durumlara’’ göz değmesi, göze gelmek, nazar’’ diyoruz. 

 Buna muhatap olan bir insan ise; sağlığı bozuluyor, psikolojik bir rahatsızlık geçiriyor, moral çöküntüsü yaşıyor vesaire… Eğer eşyaya nazar değmişse; bozuluyor, kırılıyor, çatlıyor… Nazara muhatap olan bir hayvansa; hastalanıyor veya ölüyor, yahut bir olumsuzluk oluşuyor. İnsanlardaki halsizlik, yorgunluk ve mutsuzluğun da nazar kaynaklı olduğu söyleniyor.

 Her ne kadar toplumun bir kesiminde buna inanılmasa ve böyle bir şeyin olduğu kabul edilmese de bilim adamları, nazarı kökten reddetmiyor ve ihtimal dahilinde olduğunu söylüyorlar. Biyoenerji olduğuna göre, gözlerden de bir enerjinin yayılabileceğini düşünüyorlar. Mahiyeti tam olarak bilinmese de red de etmiyorlar. 

 Dinimizde ise nazarın(göz değmesinin) varlığı ve doğruluğuyla ilgili ayet ve hadisler var: ‘’O inkar edenler, Kur’an’ı işittiklerinde neredeyse seni gözleriyle devireceklerdi.’’mealindeki ayet ve ‘’Göz değmesi gerçektir.’’ şeklindeki hadis, nazarın varlığını gösteren dini delillerdir. Keza tarih boyunca göz değmesinin birçok örnekleri olduğunu da biliyor, okuyor ve duyuyoruz. 

 Peki; bu olumsuz durum karşısında yapacaklarımız(alacağımız önlemler) neler olmalı? Anadolu’da buna karşı doğru- yanlış birçok şeyler yapılmakta… Örneğin; mavi boncuk taşımak, evlere- işyerlerine arabalara mavi boncuk asıp takmak… Evinde veya yanında bazı bitkileri taşımak en yaygın olanları… Araştırma ve açıklamalara göre bu mavi boncuk veya bitkiler, nazara(zararlı ışınlara) karşı bir paratoner görevi yapıyormuş. İnanılır veya inanılmaz… Ama bunlar birer vakıa… 

 Bize göre kin, düşmanlık ve haset duygusundan kaynaklanan nazara karşı, şuraya buraya mavi boncuklar takmak yerine en güzeli, dua okumaktır. Olağanüstü bir şeyle karşılaştığımızda ‘’Maşallah! Barekallah!.’’ demek daha isabetli olur. İçine düştüğümüz olumsuz durumlardan kurtulmak için de dua okumak, Allah’a yalvarıp şifa dilemek en güzeli… Eğer gerekiyorsa psikolojik destek ve tedaviden de elbette yaralanılabilinir. Yazımızı bir dua ile bitirelim: Rab’bim hepimizi, herkesi, ülkemizi, milletimizi, devletimizi kem gözlerden korusun.’’Nazar etme ne olur çalış senin de olur.’’